26 Haziran 2013 Çarşamba

madam*



gülüyorsunuz madam
ama aşık olduğunuz zamanki gibi değil
ağlamaklı bir gülmek bu
biri gelse dokunsa gözyaşlarınıza
durmayacak sanki bir daha

susuyorsunuz madam
ama anlatacak bir şeyiniz olmadığından değil
anlatacak ne kadar çok şey olduğunun farkındasınız
ve bu zorluğu ilk kez tatmaktasınız

yüzünüz solgun madam
ama hastalıktan kansızlıktan değil
söylediğiniz yalanlar bünyenize dokunmuş
son insanlığınızın sizden kaptığı bir iltihap bu
henüz ölmemiş olduğunuzun göstergesi

elinizde bir sürü pulsuz mektup var madam
size gelen mektuplar sizin yazdıklarınız
bir çok aşkın hatıra defteri onlar

aklınızda telefon numaraları var madam
çoktan unutmuş olmanız gereken
oysa siz hala sessiz bir telefonun başındasınız
çalmasını ve sizi yeniden hayata bağlamasını bekliyorsunuz
hayatınızın en büyük hatası olduğunu bilerek

kitaplığınız aşk romanlarıyla dolu madam
onlardan öğrendiklerinizle bir şeyler yaşamaya çalıştığınız günler hala aklınızda
ve artık biliyorsunuz
öğrenmek için tek yolun yaşamak olduğunu

hava durumu madam
sizi hiç ilgilendirmiyor uzun zamandır
açan papatyalar,
baharın kokusu,
kaybetme korkusu hiç ilgilendirmediği gibi

uzun zamandır masal dinlemediniz madam
bir çok şeyi yapmadığınız gibi
mutlu yada mutsuz değilsiniz
kimseye veya bir yere ait hissetmiyorsunuz kendinizi
bu bir iyilik değil kendinize
bir kötülük sayılamayacağı gibi

noktasını koydunuz bütün cümlelerin sonuna iki nokta daha koyuyorsunuz madam
biten şeylerin aslında sadece gölgeye çekildiği gerçeğini öğrendiğiniz günden beri
kötü alışkanlıkları olan bir insan olsaydınız şimdi bırakmanın tam sırasıydı her şeyi
siz şanslısınız her şeye bir son vermeden önce
kötü alışkanlıklar edinme hakkınızı kullanarabilirsiniz
ve ben sizi asla reddetmem

o güzel sesinizden öpüyorum madam
müsadenizi gerektirmediğinden
yoksa aklımdan çıktığı yok gözlerinizin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder