2 Kasım 2013 Cumartesi

aklı karışık bir kuşun daldığı dibi karanlık deniz

bu günlerde aklıma gelen her şey 
bir gölün dibine batan taşlar gibi çıkıyor aklımdan 
kayboluyor karanlıkta 
sonra bir bakıyorum ellerim ceplerimde 
o taşlarla oynuyorum 
bırakıp gitmiyorlar beni 
bir fırsatını bulamadıklarından belki 
belkide seviyorlar beni 
içine sürükledikleri durumu 
bayılıyorlar bu ruh halime 

kanadı  kırık bir kuşun battığı denizden 
ölümün en güzel hallerinden 
çıktım geldim diyorum 
kimse beni anlamıyor 
unutmak diyorum 
hanginiz benim kadar unutmak zorunda kaldınız
acıları çekerken kartopu oynamış ve soğuktan donmuşken ellerim 
kardan adam yapamayacak kadar yeteneksizdim hep diyorum 
susuyorum
olduğum kadarıyla ben bildiğim kadar seviyorum 
sen diyorum 
daha iyisini biliyorsan sevde öğret bana 
beceriksizliğime bakma 
aşk zaten işleri eline yüzüne bulaştırmaktır aslında 
susma hayır sende susma birimiz anlatmalı kendini 
birimiz hayaller kurmalı 
anlatana borçlu olunur her şey 
oda sen olmalısın 

burdan bakınça 
sen ne kadar uzağa gidebilirsin kestiremiyorum 
aklımdan çıktığın anları düşünüyorum 
azlığın çokluğun önemsiz olduğunun farkına varıyorum 
seninle olamanın anlamlı bir yanını arıyorum 
kayboluyorum bu boşlukta ve bunu seviyorum 
sensiz seninle olmak tarifsiz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder