2 Şubat 2014 Pazar

aşk'ın ihtilali*

Bana anlatmayı düşünmedin mi hiç olanları?
Seni dinleyemeyeğimi düşünmüş olamazsın
Düşünmezsin değil mi?
Kurduğun her cümleyi bir kitabın sayfalarını çevirircesine heyecanla takip ettiğimi unutmuş olamazsın
O denli bir hafıza kaybı yaşayamazsın değil mi?

Söyle o zaman neydi sebep?
Dünya'nın diğer tarafına geçmek mi?
Kötülüğe mi merak salmıştın,
Yoksa özgürlüğeme?
Kahrolsun Fransız ihtilali
Burda da gelip buldu beni

Yoksa yaşadığımız şeyin aşk olmadığında mı karar kaldın
Nasıl oldu ki?
Alışkanlıklar mı takıldı aklına?
Alışkanlık diyemezsin o kadar zaman geçmedi ki daha
Çayı kaç şekerle içtiğimi bile bilmezsin
Sorsan bende gözlerinin rengini hatırlamam

İtiraf ettim işte hatırlamıyorum hatırlayamıyorum bir türlü
Göz göze geldiğimiz anlarda yerinden fırlayacak gibi olan kalbiminde etkisi var bunda
Daha önümüzde çok zaman olduğunu düşünmemin de
Hayır etki demeyelim buna
Bu düpedüz suç kapsına girer
Suçlu kalbim, zaman ve yanılgım

Sana sorsam sen ne söyleyebilirsin ki?
Ne kadar şey biliyorsun, ne kadarını hatırlıyorsun
Bir keresinde güzel bir kadından duymuştum
Hayır hayır
Kıskandırmak değil niyetim bilirim kıskanmazsın
Öyle bir beklentim de yok zaten
Niyet ve beklenti aynı kapıya çıkar dersen yanılırsın ama sen bilirsin
Suçlamalarını kabul edebilirim

Duyduğuma gelelim, güzel kadını geçip
"İnsanlar senin hakkında seni şaşırtacak kadar çok şey bilebilir
Ve en kötü tarafı
Çoğunun yüzüne karşı söylenemeyecek şeyler olmasıdır"
Varsa yüzüme karşı söylemediklerin
Buyur seni dinliyorum fazla heyecanlı değilim, alışkın olduğun gibi
Ama kulaklarım sende
Yinede duymak istiyorum sesini

Alışkanlık dediğimi fark ettin mi?
Onun yüzünden terk etmedin değil mi beni?
Onun yüzünden alışkanlık yaftasını yapıştırmadın aşkımıza
Doğruyu söyle, duymak isteyeceğimi bildiklerini değil
Hiçbir doğru senin kadar yarayalamaz beni korkma
Hem ölüm bir kez yoklar insanı aynı yerden
Ben kalktım düştüm yerden
Korkma

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder